Ökse otu birçok ağaç ve bitkilerin dallarına nüfuz eden ve karargâhına bağlanan bir bitki türüdür. Ökse otu 
ağaçlara tutunarak ve oradan besin ve su alarak yaşar. Ökse otunun tüm dünyada 900’den fazla türü olduğu bilinmektedir. Özellikle Doğu Amerika’da yetişen ökseotu çeşitlerinin bazı toksinler içerdi ğine inanılır.
Ökse otunun bilinen diğer isimleri; Gökçe Ağacı, Burç Ağacı, Viscum, Mistletoe, Haşişet-üd-dik ve Guidir.
Ökse otu Balkanlar ve Anadolu’da yaygın olarak yetişir
Bulgaristan, Arnavutluk, Türkiye, Türkistan ve Bosna ökse otunun en çok yetiştirildiği yerler arasındadır. Ökse otu Eylül, Ekim ya da Mart, Nisan aylarında toplanılır. Daha sonra meyveleri ayıklanarak atılır, yaprak ve sapının kurutulmasının ardından ise muhafaza edilir.
Dekorasyonda ve kültürel geleneklerde kullanılan ökse otunun insan sağlığına olumlu etkileri mevcuttur. Kanser, diyabet, restoratif anksiyet, sinir sistemi, inflamasyon, kan basınç, horlama ve bağışıklık için tedavi edici özellikleri bulunur.
Ökse otu kan basıncını düşürür ve kanserle mücadele eder
Ökse otunun yararları; uykusuzluğa iyi gelir, adet ağrılarına iyi gelir, kan basıncını düşürür, stresle mücadele eder, diyabete iyi gelir, kanserle mücadele eder, üst solunum yollarına iyi gelir, iltihaplanmalarla mücadele eder, kanamayı durdurur ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Ökse otu ağız yoluyla ve uygun miktarda tüketildiğinde güvenli olarak kabul edilir ancak 2 adet yaprağını veya 3 adet meyvesini yeme durumlarında ise ciddi yan etkilere sebep olabilmektedir. İshal, kusma, kramp ve karaciğer hasarı bu yan etkiler arasında sayılabilir. Emzirme ve hamilelik dönemlerinde, kalp hastası, lösemi, karaciğer hastası ve organ nakli olan kişilerin ökse otu kullanmaları tavsiye edilmez.
Ökse otu çayı günde 6 bardaktan fazla içilmemelidir. Uykusuzluk, baş ağrısı ve baş dönmesi gibi sorunlar görüldüğünde ökse otu kullanımı durdurulmalıdır.